Perşembe, Nisan 30, 2009

Sabah mahmurluğu...:)

Gece 3.5 ta uyandı oğluş... Ama ne ağladı ne başka bişii... Öyle sessiz sessiz oynadı kendi kendine.. Bir babasına döndü çekiştirdi kulağını burnunu bir bana döndü mırıl mırıl bişiler söyledi... Bizde bozmadık keyfini.. Bir kaç gecedir yapıyor bunu.. Kendi kendine uyanıp kendi kendine oynuyor...:)
Sabah kahvaltıya Pakistanli Seher ablamız davetliydi... Umreden döndü geçen günlerde.. Çok işim olunca mecburen onu oturttum bi dünya çayın içine oynasın diyee...:)

Şaşkın şaşkın baktı önce... Ne yapacam ben bunları der gibi...

Mahzunlaştı arkasından beni bırakma buraya... Kucağına al...
Ama ben biliyorum ki bayılır bunlara ... sonra tadını çıkardı Eteğinde bi sürü çay paketi varken o illa en sondakini almaya çalıştı... Bi kaç defa düşme tehlikesi geçirerek... Bütün hepsini eteğine toplamaya çalışarak...:)

Salı, Nisan 28, 2009

Havuz sefası..:)

Su böcüğü oğluşa nihayet su havuzu aldık....Biz daha çok içinde otursun, oynasın, yere düştüğünde kafasını yumuşak yere vursun diye almıştık.. Desteksiz otursada elindeki oyuncağın kaymasıyla oda yapışıyor yere... Ama bizim uşak havuzun kenarına tutunup ayağa kalkmaya çalışınca tabii havuz tartmadı.. Havuzla beraber gene yapışıyoo yere... Aldığımız amaca uygun kullanamadık yani..:)
Suyu çok sevsede her zaman ki gibi ilgimiz dışarda...
Arada gülücükler atıyor....

Yine ayağa kalkmayı deniyor ama içinde su olduğu için bu defa devrilmiyor...:)

İçine kayıyoor...:)

Ama yılmak yook... Tekrar be tekrar ayağa kalkmayı deniyoruz... Bazen bu inadına kızsam da azimli olacak bu çocuk diye seviniyorum..:)
Babamız liflerken çok gıdıklandığımız için kıkır kıkır bi banyo serüveni geçiriyoruz...
Şaşkın oğlum.. Habire dışarı çıkmaya çabalayarak geçirdi su macerasını...:)

Pazartesi, Nisan 27, 2009

Güneşli bir pazar...

Havalar iyice ısınınca artık ikindiden sonra çıkabilir olduk dışarı.. Aslında bizim niyetimizde şöyle mangallı bir piknik vardı ama... Sabah babamız kalkar kalkmaz yağmur yağacak galibaa dedii... Sonra tekrar uyuduu.. Ama ortalık yanıyoduu..:) Sonra Peşaverden Nesibe ve Osman abiler geldiler çaya.. Kızları Safiye ve Merve hayli büyümüşler... Merve biz buraya geldikten bir kaç ay sonra doğmuştu.. O kadar hızlı gelip gittiler ki fotoğraf çekmeyi unutmuşuz..:(
Onlar gidince bizde oğluşun arabasını da alıp Fatima Jinnah parka yürüyüşe gittik..
Arabasına oturunca babasına atladı ki onu kucağına alsın..

Ama kendi arabasını seviyoo aslında.. Bazen bu arabasına oturtup terasa atıyoruz onu..:)

Önünde cipsi suyu keyifli keyifli gezdi arabasında..

Parkta top oynayan koşan çocuklara baktı.. Belkide ben ne zaman karışacam onlara diye hayaller kurdu..:)

Evden birşeyler hazırlamak yerine marketten gazoz cips vs şeylerle geçirdik...

Aslında kuzumada hazır meyve pürelerinden alırız diye düşünüyoduk.. Bu yüzden bişey hazırlamamıştım onada.. Ama gittiğimiz markette bulamayınca bişey yiyemedi...:(

Azıcık cips tattırdık... Dünyalık ..:) Tabii yetmedi kuzucuğa.. Oda boş bardakları kemirdi..:)


Hatta arada bizede ikram etti... Güzel geçen bir günün ardından eve döndük.. Akşam Mehlikalar geldi bize yine çaya.. Bu sene onlarında gitme ihtimali çok yüksek.. Bizde ne kadar görebilirsek kar diye düşünüyoruz birbirimizii...:(

Pazar, Nisan 26, 2009

Dev papuçlar...

Eve gelip yemeğimizi yediik... Koştur koştur ablalarımıza gittik.. Fadime ablamızın papuçlarını denedik... Büyüyünce bu cins bir ayakkabı yakışacakmış oğluşa test ettik..:)
Nerdeyse boyu kadar ayakkabılar.. Ama bizim uşak sevdi...:)
Kızlardan sonra Mehlika ve Meliha ablamızın evine gittik çay içmeye.. Çok sevmekten haşat ettiler oğluşu...:)
Bilalimde masum masum poz verdi onların arasında...

Günün yorgunluğu açlığı uykusuzluğu perişan etmiş oğluşu... Paso uyudu Mehlika ablasının evinde yorgunluktan.... Eve geldiğimizde ise saat gece biri geçiyordu.. O saatten sonra yıkadık öyle uyuttuk paşamı....

Veda pikniği..:(

Çok yoğun bir gün geçirdik dün.. Sabah 11 de çıktık babamızla beraber... Önce Şifa Hospitala gidip benim ellerimi gösterdik... Çok hoş bir doktor hanım baktı... Annesi İrani babası Pakistani.. Geçtiğimiz yaz Türkiyede imiş.. Ortaköy de kalmış iki hafta.. Bayılmışş.. Tabii caanım güzelim memleket, gidipte bayılmayan yok..:) Aslında bizden önce sadece bir hasta vardı..Ama bir saatten fazla beklemek zorunda kaldık... Sonra Blue Area'ya gidip ilaç yaptırdık... Oda hemen hemen bir saate yakın sürdü.. Bizde bu arada oğluşa ciciler baktık.. Kırmızı papuçlar aldık..:) Sonra babamızı vakfa bırakıp 1.5 saat gecikmeli olarak Sevda komşumuza gittik... Oradan eve gelip jet hızıyla kısır yaptık, yarım saat oğluşu uyuttuk ve salı günü gidecek olan Yıldız teyzemiz için yapılan veda pikniğine gittik.. Oğluş çok eğlendi.. Beni hiç rahatsız etmedi.. Eline verdik bir poğaça.. Dişledi durdu..:)
 Tabii poğaçaların güzelliğinden kaynaklandı birazda bizi rahatsız etmemesi..:)
Teşekkür ettik emeği geçenlere...:)

Tabii kafii gelmedi poğaça, arada Ayşe teyzemizin çantasının tadına da baktık..:)

Annemizin kucağına atlamaya çalıştık her gözgöze geldiğimizde...:)
Yıldız teyzemize hediyesini veriip bol bol duasını aldıktan sonra evimize döndük tekrar.. Ama yemek yiyip hemen çıkmak için..:)

Cumartesi, Nisan 25, 2009

Küçük yamak...:)

Ama yapmak için değil herşeyi devirmek için çalışan bir yamak... Pusetinde sessiz sessiz otururdu önceleri.. Benim yanında olmam yeterliydi.. Ama şimdi oturmak istemiyoo.. Zaten kendisi pusetinde dogrulabildiği için oturtmak sakıncalı oldu.. Artık kendini atabiliyorda... Başka şeylere tutunup ayağa kalkıyor pusetin içinde... Allahım diyorum kendi kendime.. Ne arada büyüdü bu çocuk bu kadar...
 Yeni keşfi prizler mutfakta.. Allahtan prizler otomatik.. Elektriğini kesebiliyorsun..
Yinede bana yardımcı.. Yıksa da, herşeye el atsada... 3 kase kırdı oğluş... Bir sürahi hoşafı devirdi mutfagın hertarafına 7 aylık kısa hayatında.. Devirdiği çaybardakları, çorba kaseleri gibi ufak şeyleri saymıyorum...:)
Varlığıyla sesiyle bile bana yetiyor..:)

Cuma, Nisan 24, 2009

Şalwar kamizli Bilal...

Bugün Pakistanlı komşularımızla bir araya geldik.. Toplandık muhabbet ettik.. Burada erkeklerde kadınlarda şalwar kamiz giyiyolar.. Bilalin üzerindeki şalwar kamizi Pakistanlı Felak Naz ablamız dikti Bilal için.. Bende Pakistanlılara gidiyoz diye giydirdim.. Çok hoşlarına gidiyor..
Gelir gelmez beşiğine düştü.. Çok uykusu vardı.. Üzerini anca çıkardık..
Çok hoşuna gidiyor ayakta durmak.. Beşiğinde kendi durabiliyor.. Bende çaresiz zamanlarımda oraya bırakıyorum..

Perşembe, Nisan 23, 2009

Su böcüğü...:)

Üst dişler geliyor... Bazen ne yapacağını bilemeden bir o tarafa bir bu tarafa saldırıyor... Dün babasıyla beraber çaresiz kaldık ne yapabilirizde bu çocuk sakinleşir diye... Suyu çok seviyor.. Doldurduk leğeni (henüz havuzumuz yok, nasilsa bir ay kadar sonra gidiyoruz diye almadık), içine oturttuk oğluşu o sakin biz sakin...
 Öyle keyifli keyifli oturdu önce..
Sonra içine yüzen oyuncaklardan attık... Her zaman ki gibi tadına baktı önce..:)
Çok hoşlanmış olmalı ki bayaa keyiflendii...:)
Hızını alamadı ikisini birden yemeğe kalktı..:)
Bol bol güldü kahkalar attı... Çok uzun sürmedi ama o kadarı bile yetti hepimize sakinleşmek için..:) O yoruldu hayli uyudu bol bol.. bizde dinlendik....

Geldi iştahımız yerine :)

Hastalandığından beri hiç bir şey yemiyordu kuzucum.. Aslında 3 ana 2 ara öğüne başlamıştık düzenli olarak... Fakat hastalıkla iştahsızlık beraber gelince hayli kilo kaybıyla atlattı rahatsızlığını..:( Hatta gülümseyince ağzına tıkıyorum kaşığı diye ağzını kapatarak güler olmuştu yavrucuk...:)
 İştahımız açıldı yeniden şükür... Yine her kaşığa atlıyoruz herşeyi yemek istiyoruz..
Bu kadar iştahla yediği brokoli, yoğurt, muz ve ekmek karışımı..:(
O bu kadar iştahla yesede babamız denemeye bile cesaret edemedi... :)
Ama oğluş hem yedi hem 'mmmm..' diyerek çok lezzetli olduğunu anlattı bize...
Babamız Quetta'dan dönünce bizi yalnız bıraktığının vicdan rahatsızlığından olacak gelir gelmez dışarı yemeğe götürdü bizi...:)
İlk orada başladı Bilal yemeğe.. İştahla yarım kase chicken corn çorbasını elindeki ekmekle yedi..:)

Arada da babaya teşekkür bakışları atarak..:)

Pazartesi, Nisan 20, 2009

Alerji olduk.. :(

İlk defa boğaz enfeksiyonu oldu oğluşum.. Bu sebebten ilk defa antibiyotik kullandık..İlaç ta alerji yaparmış oğluşa.. Her tarafı kızardı, bozardı, kaşındı.. Ne yapacağımızı bilemedik... Bütün bunların üstüne birde babamız Quetta'ya gidince hepten yalnız hissettik kendimizi..:(
Güzelliğine güvenme bir sivilce yeter derler ya, değişti yüzü oğlumun...

O gitti yerine başka bir çocuk siması geldi.. Ama onun gibi güleç yüzlü bir çocuk..

Birde zayıfladı hepsinin üstüne.. Bugün yine gittik doktora.. 8.600 e düşmüş.. 400 gram verdi iki günde...

Babamız gitti gideli baba baba diye sayıkladı kuzucum..

Gelince tanıyamayacak babası ... O kadar değişti ki..Yavrucum... İnşallah bu son olur.. Bir daha böyle hastalanmazsın..

Pazar, Nisan 19, 2009

Olimpiyat sporcusu Bilal..:)

Deriz İnşallah bigün.. Bi arkadaştan hediye gelmişti... Ama bizim ufaklık hızlı uzamış sanırım ki giymek nasip olmadı.. Çok hoşumuza gittiği için fotolarını çektik..




Önde 3 tel saç eski zamanlardan kalma olimpiyatçılara benzemiş..:)