Salı, Mayıs 31, 2011

Atlar..:)

 Kaldığımız yere yakın bir at çiftliği var... At seven birisinin kurduğu, şahsa özel ... Bizim kuzu atlara aşık malum... Bizde havalar ısındığından beri arada çayımızı çorbamızı alıp atların yanına gidiyoruz... Mevsim bahara döndü nihayet... Her yer yeşillendi papatyalar, gelincikler açtı...Arabamız eski model ama baharla birleşince pek bi havalı olmuş...:)
Sonbaharda gittiğimizde bu taylar yoktu... Nerdeyse bütün atlar yavrulamış... Ama annelik içgüdüsü pek yaklaştırmadılar bizi yanlarına... Bizde uzaktan seyrettik anaoğul muhabbetini...:)
Bu at çiftliğinden Moskova güzeli çıkmış... Sahibi ciddi ciddi ilgileniyor atlarla....
Yavru kuzuda pek seslendi atlara doğru ama...
Babasının bile çok cesareti olmadı yakınlarına yaklaşmaya...
Öyle uzaktan seyrettik hepimiz....
Uzun uzun poz verme çalışmaları yaptık ama hepsi neticesiz kaldı ... Bir arada poz alamadık... Arkadaşımız İclal de vardı bizimle beraber...
Kuzum çok seviyor atları aslında... Ama yinede uzaktan seyrediyor bütün hayvanları...

Pazar, Mayıs 29, 2011

Yürümeye hazırlık...:)

Kuzu herşeye 9 aylıkken başladı... Dişleri 9 aylıkken çıktı.. Emeklemeye, sıralamaya 9 aylıkken başladı... Uzun bi zaman ha bugün ha yarın emekleyecek diye bekledik....
Çok hareketli olması motor hareketlerinin çok iyi olması (yemek mevzuunda özellikle havada kaçanı bile yakalayabilir:) bizi erken yürüyecekmiş beklentisine soktu...
Ama çok temkinliydi bu kuzucuk... Bir ayağını emniyete almadan öbürünü basmıyor... Bir elini garantiye almadan öbürünü uzatmıyor... Misafirliklerde kafasını bir vurduğu yere bir daha vurmadı... Düştüğü bir yerden iki kere düşmedi... İki defa düştü yataktan emeklemeye başladıktan sonra... Şimdi kesinlikle hareket etmiyor uyanınca. Oturup ağlayarak bekliyor... Gelin beni alın diye... Galiba biraz zaman alacak diye düşünüyoruz şimdi yürümesi...:)

Perşembe, Mayıs 26, 2011

İkisi bir arada...:)

 Kuzular büyüyorlar... Hulusi'm kardeşinin küçüklüğünü ve yapabileceklerinin sınırını fark etmeye başlıyor Ekrem'im ise büyüdüğünün ve hareket alanının genişlediğini ... Abisi hep ilgi alanındaydı zaten... Yeter ki ona baksın, gülsün, onunla ilgilensin...
Abiside kabulleniyor onu... küçük kuzunun katılabileceği oyunlar oynamaya çalışıyo onunla...
Arada ki fark kapanıyo yavaş yavaş... İki sene sonra belki aynı yaş gibi olacaklar...
Hep aynı ufuklara bakarlar inş....Aynı yollarda yürür birbirilerinden ayrılmazlar...
Soroco gezisinden fotolar.... 10 saatlik yolculuktan sonra baygın halde kuzular...:)

Cumartesi, Mayıs 21, 2011

ortak yaramazlıklar...


Kuzular genel anlamda iyi anlaşıyolar... Nadiren abimiz küçük kuzuyu çaktırmadan okşuyo çoğunluklada küçük kuzu abisinin oyununu bozduğu için abi sinirleniyo.... Ama yinede şükrediyorum... Birbirlerine isteyerek pek zarar vermiyolar...

İki erkek çocuk küçükte olsa ortaklık kurabildikleri tek alan... Yaramazlıkları....

Anlaşmada birbirlerini anlamasalarda dinlemede ve ortak hareket etmekte hiç zorlanmıyolar mevzu yaramazlık olunca....

Hatta birinin yetişemediği yerde diğeri yardım ediyor ite kaka....:)

Cuma, Mayıs 20, 2011

Diş buğdayı..:)

 Kuzumun dişlerini çok bekledik... Tam 9 ay 9 günlüktü ilk dişi tık dediğinde kaşığa... Bu kadar bekleyince bi diş buğdayı yapmak gerekti tabii... Kuzu tepsiden önce streteskop u seçti... Babasıda onu uzun ince parmaklarından dolayı cerrah yapmayı düşünüyodu zaten... Sonra mübarek Kitabı aldı...:)

Kına gecesiyle beraber yaptık... Önce okuduk, üfledik, dualar ettik... Sonra kalktık oynadık... En çok kuzum alkışladı herkesi... Vaktin çok geç olması o saate kadar uykusuz kalması felan etkilemedi.. Yürümüş olsa kalkar oynardı eminim...:)




Burada hazır şeyler yok pek... Bu yüzden kendimiz yaptık kuzumun dişbuğdayı kurabiyelerini...:)
Ben pişirdim süslemesini istese oldukça kalabalık bi gurup yaptı... Sümeyra ablamız, Sevil ablamız, Fatmanur ablamız, komşumuz Kübra ablamız annesi Fatma teyzemiz ve kayınvalidesi Şukufe teyzemiz ... Baya bi kişinin emeği vardı yani... Tatlımız ise Tuba ablamızdan geldi... Su böreğinide Fatma teyzemizle Şukufe teyzemiz açtı... Onlar olmasa iki çocukla bu kadar işe kalkışamazdım...Özellikle gelenlerin ev sahibi sandığı Sumeyra ablamıza... Herkese çok teşekkür ediyoruz... :)



Bide sepeti koluna takıp okulda kurabiyelerimizi dağıtan babamızada çok teşekkür ediyoruz... Ben bu sepeti koluma takıpta okulda gezmem diye söylendide hayli zaman...:)

Cumartesi, Mayıs 07, 2011

Soroca...


 Moldovada Osmanlılarda kalma tek eser sayılabilecek bi yer olan Soroco ya gittik.. Buralarda halen bilinen Osamanlı çekildikten sonra da gitmemiş Kara Bekir isimli bir zat adına anıt vazıfesi görüyo şu an...İnsanlar burayı kutsanmış yer olarak kabül ediyorlarmış.Şifa bulmaya geliyolarmış buraya....

Aslında sadece bir burcu kalmış kalenin ...Büyük çoğunluğu yıkılmış...

Kuzuyu her burca oturttuk...

Gökyüzüne yakın olabileceği her yere...




Arkada oturan amcalar yaşayan tarihler aslında... Osmanlıyı görenleri görenlerin son şahitleri...Buraya gelen gidene tarihi anlatıyolar birinci ağızdan...




Nehrin öte yakası ukrayna... İstenirse kayıkla geçilebiliyor öbür tarafa...

Cuma, Mayıs 06, 2011

Soroco 1...

 Manzarası müthişti kalenin...Her yerinden nehir orman görünüyordu..

Kulenin yüksekliği karşısında şaşırdı kuzu... Küçük kuzuya göre daha çok şey anladı diyebiliriz...:)
Her köşeye girdi çıktı her taşa dokundu koşup bakabileceği her yere baktı..
Bakabileceği her deliktende tabii..:)